10 Haziran 2010 Perşembe

BOOTIE BOOTIE







Bir National Park bitiyor bir diğeri çıkıyor karşımıza.
Ömrüm boyunca bu kadar çok parka sahip olan herhangi bir memlekete gitmediğimi söylesem yeridir.
Sürekli etrafta uçuşan rengarenk papağanların yanı sıra, pelikanlar, martılar ve daha bin bir çeşit kuşun varlığını sürdürdüğü Bootie Bootie ulusal parkı ve el değmemiş kumsalı görülmeğe değerdi.

Güneş gökyüzündeki hain beyaz bulutlar tarafından engellenmediği sürece her şey mükemmel gözüküyor ancak, ne zaman ki bir bulut 2 dakikalığına gölge yapıyor, işte tam o sırada dolaptan tüm kışlıklarımı çıkartıp giyebilmek arzusu ile yanıp tutuşuyorum. Üstelik neredeyse hiçbir kıyafetimin de yanımda olmadığını göz önüne alırsak, kışlık mont ve botlarımın sadece hayalini kurmak ile yetiniyorum. Ama her şeye rağmen, sonsuza uzanan bu kumsallarda yarı çıplak koşabilmek dahi büyük bir özgürlük hissi veriyor insana..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder