10 Şubat 2010 Çarşamba

JAN GANJA MONASTRY



İkinci durağımız ise, çocuklara bereketli güzel isimler veren bu monastry oldu. Özellikle yeni doğan bir çok çocuğu etrafta görmek mümkün. Dualar ve bağışlar ile geçen bu yaşamın içinde aslında onları tek yaşama bağlayan bu derin inançları. Hastaneye gitmeden evvel buraya gelmelerine ne demeli. Eğer bu şifalı yer onlara iyi gelmez ise şayet işte o zaman hastaneye gitmekte ilginç değil mi? Burada ortalama ölüm yaşı 60 ve sonları. Eskiden hiç hastane olmadığı için bu oranın daha da düşük olduğunu öğrendik. Ama yıllar geçmesine rağmen, uygulamalarının çokta değiştiğini söyleyemeyiz.

2 yorum:

  1. cok ta saglikli degiller yani...
    erken oluyorlar yahu...
    zenginlik sadece krallikta mi, halk fakir mi?
    zengin bir krallik ulkesi diye okumustuk anlayamadim ben...

    YanıtlaSil
  2. Sağlıklılar. olmayanların inancı once hastaneye gitmek değil sadece. ögrendikleri sey bu değil.
    Ve insanlar zengin değil.devlet calısanları dısında. Ülke zengin evet. ve Kral halka bakıyor onları koruyor, halkta kralı seviyor. ama fakirlikten segil bu geri kalmışlık. inanctan ve modern dunyadan geri korumaya calısmaktan... ilginc bir sistemleri var. sanırım yasamadan veya yuzyuze konusmadan anlasılabilecek birsey değil arkadasım.:)
    seni ozledim.

    YanıtlaSil