13 Mart 2010 Cumartesi

CHANGING PLANS

Ertesi sabah kendi vücut dilimizin saati ile uyandığımız da saat 10.30 ‘du. Aynı inanılmaz manzaraya karşı kahvaltı ettik. Sanırım ortalama 8 saat oturduğum yerden hiç kalkmadım. Akşam üstü güneşi aralıklardan üzerimize düşmeye başladığında hepimiz odalarımıza çekilmek istedik. Hamakta uzunca bir süre burada tanışıp arkadaş olduğumuz Tay June’a ailemin ve burada gezdiğimiz yerlerin fotoğraflarını gösterdim. Gezmekten yorulan vücuduma bu dinlenme gerçekten çok iyi geldi. Akşam tekrar aynı yerde yine buluştuk. Ve saat 00.30 olduğunda Vanessa’nın kucağında uyuyordum. Tabi ki saatlerimizi kurmayı unutup kendimizi yatağa attık. Halbuki ertesi sabah 06.00’da kalkarak Phuket’e giden botu yakalamamız gerekiyordu. Ve sabah uyandığımızda Saat 07.00 olmuştu. Alel acele kendimizi lobiye attık ama artık çok geç olmuştu. Başka bir yol denememiz gerekiyordu. Böylece karadan krabi’ye gitmeye karar verdik. Söz de yolculuğumuz 2 saat sürecekti. Saat 11.00’de otobüs kalktı ve Krabi’ye vardığımızda Saat 14.00’tü. Benim devam edecek gücüm kalmamıştı. Buradan Puket’e geçmek bir gece daha Phuket’te kalmak ve ertesi gün Similan için yola çıkmak… Yok sanırım yapamayacaktım. Koh Samui için ne yapmak gerektiğini sorduğum da 2 saatlik bir otobüs yolculuğu ardıdan 7 saatlik gece botuyla sabah orada olabileceğimizi öğrendim. Ancak Vanessa benimle aynı fikirde değildi. O gitmek istiyordu. Sanırım yollarımız burada 2 günlüğüne ayrılıyordu. O Phuket için otobüs biletini alırken ben de Surat Hani biletimi aldım. Ve artık ikimiz de yalnızdık. Vanessa gittikten sonra çok uzun süredir yalnız kalmadığımı fark ettim. Bir eksiklik oluştu ne yalan. Hatta o gittikten 25 dakika sonra alışkanlığımdan ileri gelen nedenlerden ötürü ona bir şeyler söyleme ihtiyacı bile hissettim. Ailemden ve arkadaşlarımdan bu kadar uzun zaman öte de olmama rağmen o an Vanessa’ya dair duyduğum özlem duygusu enteresan bir şekilde çok daha büyük oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder