Tayland’ın su altında deneyimlemek ve yerin altındaki yaşamında bir parçası olmak sanırım insana bambaşka bir boyut katıyor. Her ne kadar Koh Pangan’ın hemen açığında duran bu adanın kayalıklarında şnorkel yapma heyecanına ortak olmadıysam da Vanessa ve Jenny’nin deneyimlerine seyirci kalmak bile çok güzeldi. Akşam saatlerinde denizde oluşan gel- git ile birlikte Koh Pangan’dan bu küçük adaya yürüyerek geçmek mümkün. Sabaha doğru ise deniz yükseliyor ve ada sanki yüzülerek ulaşılması gereken bir yermişçesine Koh Pangan’dan uzaklaşıyor. Etrafta masaj yapılan alanların dışında güneşlenmek için uzanılacak bir şezlong olmadığından kumların üzerine yatmak durumunda kalabilirsiniz. Ancak bu bile zaman zaman insana keyif verebiliyor. Güneş yine en muhteşem şekliyle denizin tam da ortasından yok olarak başka dünyaları aydınlatmak üzere Tayland’ı terk etti. Bu durumda her gecemizi ve gündüzümüzü itinayla geçirdiğimiz Had Yao’ya dönmek üzere yeniden yola çıktık. Zaten çok yakında olduğumuz içinde varmak hiç uzun sürmedi. Adanın hemen hemen her yolu birbirine bir şekil bağlanıyor.
manzaralar muthis.
YanıtlaSil